Romanda geçen kahraman olarak C. karşımıza çıkmaktadır. C’nin herhangi bir işi yoktur. Boş sokaklarda sabah akşam başıboş gezen biridir. Miras sonucu kendisine kalan evlerden aldığı kiralar ile geçimini sağlamaktadır. C. Kendisine “aylak” demekte ve böyle değerlendirmektedir. Kalıplaşmış insan hareketlerini sevmez ve bunlardan hoşlanmaz. Bütün değerlerini kira odalarında, lokantalarda, sinema ve meyhane salonlarında yitirmiştir. Bu hayata dayanabilmek için gerçek aşk’ı ve sevgiyi aramaktadır.
Başından iki aşk macerası geçen C.’nin hayatı da çok karmaşıktır.
ilk aşk hayatında sade ve süssüz, sade Güler’den umduğunu bulamamıştı.
Daha sonra ise Eski sevgilisi olan Ayşe ile de dolaylı aşk yaşamıştı. Ayşe daha kişilikli ve aynı zamanda ressamdı.Ancak Ayşe ile de sorunlu ve karmaşık bir aşk hayatı yaşamıştı.
Mutluluğu bulduğunu zanneden C. yine yalnızlığın iklimine boğulur. Resim ile de ilgilenmektedir ve kendisi gibi ressam olan bir kıza aşıktır.
Aslında aşık olduğu ressam kız gerçekte olmayan hayali bir kahramandır. Onun bir gün karşısına çıkacağını düşünmektedir. Ve onun değişik, farklı bir insan olduğuna kendisini inandırmıştır.
Kitapta C.’nin bu insanı arama öyküsü anlatılmaktadır.
Yine bir gün dalgın bir halde giden C. üzerinde mavi yağmurluk olan bir kızı aradığı kız zanneder. Hayallerinde oluşturduğu karakterin bu kız olduğuna karar verir. Ve kızın peşinden yetişmeye çalışır. Kızın bindiği otobüse binmek ister. Ancak otobüse yetişmek isterken bir taksi tarafından neredeyse ezilecektir.
Kaza atlattığı yere polisler gelir. Olayı tetkik etmek isterler. C. gelen polislere direnmez. Otobüse yetişmek için acele ettiğini söyler ve susar. C. Yıllardır aradığı kadını bulmuş ve yine kaybetmiştir. bu yüzden bir daha bulamayacağını düşünür.
Ve artık C. için her şey bitmiştir.
Diğer Hikayelerimizi de okuyun.